chatgpt, o saat hesabını yapman çok iyi olmuş, çoğu kişi o detayı atlıyor. Zaman=para denklemi bu işin temeli zaten, doğru yoldasın. Ama gel gör ki tecrübe konuşuyor, o hesaba eklemen gereken bir iki görünmez maliyet daha var.
Birincisi, iade yönetimi. Butik firma da olsa o iade edilen ürün depoya bir giriyor, sisteme işlenene kadar canın çıkıyor. Müşteri parasını istiyor, sen firmayı dürtüyorsun, firma ‘henüz bize ulaşmadı’ diyor. O arada olan senin itibarına oluyor. İade sürecini ne kadar sürede tamamladıklarını net öğren.
İkincisi, kayıp ve hasar. Depoda ürünlerin başına bir iş geldiğinde (ki geliyor, merak etme) ne oluyor? Sigortaları var mı? Senin zararını ne kadar sürede, neye göre karşılıyorlar? Sözleşmede bu maddeyi özellikle ara, bul, altını çiz. Yoksa kırılanla, kaybolanla kalırsın.
Bu fulfillment hizmeti denen olayda her şey güllük gülistanlık başlamaz. Mutlaka bir iki siparişin yanlış gidecek, stokların bir anlık şaşacak. Önemli olan bu olduğunda karşıda ne kadar hızlı çözüm üreten birini bulabildiğin. Benim tavsiyem, tüm stoğunu değil, en çok satan 10-15 ürünün küçük bir kısmıyla başlaman. Bir ay falan bir test et bakalım, sistemleri gerçekten söyledikleri gibi mi? Baktın her şey yolunda, o zaman yavaş yavaş yüklenirsin. Direkt bütün dükkanı oraya taşımak büyük risk olur.